Duygusal İlişkilerde Bağımlılık
Psikolojik değerlendirmelerde, zaman zaman ilişkisel bir bağımlılık halinden söz etmek mümkün olabiliyor. Bu bağlamda, duygusal ve fiziksel zorlanma ve yoksunlukların, sosyal ilişkilerde bozulmaların yaşandığı durumları ilişkisel bir bağımlılık gibi formüle etmek olası.
İlişkiler ve iletişimler kişileri mutlu edebilmek için var olması gerekir fakat başta çok mutluluk veren bir ilişkiymiş gibi görünen senaryoda kısa bir süre sonra, bir yerlerde bir terslik olduğunu fark etmeye başlarız. Aslında her iki taraf da bunu hisseder. Bağımlı ilişki örüntülerine sahip olan kişi kendi içinde sürekli öfke, kızgınlık, kaygıya karşı kontrol etme güdüleri, kaybetme ve terk edilme endişesi gibi yoğun duygular içerisindedir.
Kendi içsel dünyasında çok fazla karmaşa yaşarken mutlu olma şansı oldukça azdır çünkü hep karşı tarafı düşünmek ve onunla ilgili meseleleri çözmek zorundadır. Bağımlı olunan kişi de artık karşı taraftan gelen bu kadar yoğun ilgi ve sorumluluk duygusu ile gelebilecek suçluluk ile kendisini mutlu ve huzurlu hissedemez. İlişkilerde bağımlılık tahterevallinin iki ucu gibidir. Bir kişi diğerine çok fazla ilgi gösterirse önce karşı tarafın çok hoşuna gider. Fakat bir yere kadar.
Bağımlı ilişki örüntülerine sahip olan kişi rahatlayabilmek amacıyla yakınlık kurma çabasını karşı tarafa fazlaca ilgi göstererek, değerli hissettirerek göstermeye çalışır. Bu yakınlık çabasının karşı taraftan da verilmediğini fark ettiğinde telaşlanır ve ilgi trafiğini arttırmaya çalışır. Bu telaşlı anda ise diğer taraf partnerini nasıl sakinleştireceğini bilemeyebilir. Dolayısıyla sorumluluk duygusuna eşlik eden bir suçluluk duygusu deneyimlemeye başlar ve bu duygudan uzaklaşmak için ilişkiden uzaklaşmaya çalışabilir.
Bazen de herkese bağımlılık geliştirir çünkü kişinin kendi başına hareket etme ve karar verme yetisi yoktur. O zaman da bunu çevresinde bulunan herkese aktarır. Bu “Onsuz hareket edememe ya da bir başkası olmadan hareket edememe” demektir.
Bu aslında karşısındaki kişiyi sürekli kontrol etme ihtiyacıdır. “Burada mı? Hala orada benimle bağlantıda mı? Beni görüyor mu? Hiçbir şey yapamaz hayatındaki “o” insan olmadan, ondan haber alamadığı müddetçe de gün içerisindeki fonksiyonelliğini kaybeder. O kişi artık sizin hayatınızda ihtiyacınız olduğunda ulaşabileceğiniz bağlı olduğunuz bir insan değil, aksine hayatınızdaki bağımlı olduğunuz bir “nesneye” dönüşmüştür.